14 Aralık 2009 Pazartesi

Keşif Yürüyüşü 13 Aralık 09

ne zamandır 'pas tuttuk pas' diye bitiriyoruz telefon konuşmalarımızı.kestane kebap kampımızda da yan gelip yattık.neredeyse son yürüyüşümüz trans kaçkar.temmuz ayından beri gerçekten de pas tutmuşuz.
ilk çağrıda pek niyetine girememiştim.Nilüfer arayıp 'gelirseniz bende gelirim' diyince birden gitmeye karar verdik.
yürüyüş hakkında çat diye akılda kalan çok çok ıslanmamız.sonrasında aklıma gelenler soba,sucuk-ekmek,sıcak helva,dostlarla tekrar doğada olmak.yürüyüşde ne zaman yağan yağmurdan bahsedilse herkes 'şimdi diner' diyordu.bu yüzden keşif yürüyüşü sloganı bence 'ŞİMDİ DİNER!' olmalı.
yürüyüşün ertesi gününde TAMZARA TUR'dan dostumuz CEVDET'in,keşif yürüyüşümüzü anlatan kısa özetini çok beğendim.blog'da gezi özeti için daha iyi cümleler bulamayacağımdan izniyle kullanıyorum.işte FİKRET'in fotoğraflarıyla blog yazar konuğumuz CEVDET'in yazısı...

Tamzara’dan merhaba,
13 Aralık 2009 Pazar tarihli Keşif Yürüyüşü gezimize göstermiş olduğunuz ilgiden ve gerçekleştirmiş olduğunuz katılımdan dolayı çok teşekkür ederiz. Bizim açımızdan çok zevkli ve keyifli bir tur oldu, umarız aynı keyfi sizlerde yaşamışsınızdır.
Cuma, Cumartesi ve Pazar sabahı hiç durmadan yağan yağmura karşı toplam 15 kişi kaygılarımıza rağmen düştük yola.
Her zamanki kahvaltı yerimize ulaştığımızda çıtır çıtır yanan soba bizi karşılıyor oldu. kahvaltı tabaklarını almadan herkes ekmeğini soba üzerinde kızartmaya koyuldu. Mekan bir anda kızarmış ekmek kokmaya başladı. Dışarda yağmur,bizde kaygı halen devam ediyordu.
Kahvaltımızı yaptık. Karar anı, aslında karar belli idi biz hafta içinden itibaren yürüyüşe gidecektik ve yağmur buna engel olamayacaktı. Gidiyoruz....
Önceden yaptığımız araştırmalarda GEBZE DENİZLİ KÖYÜ ve KARGILI KÖYÜ arasında bakir bir alan görülüyordu. Buralarda güzel yürüyüşler yapabileceğimizi biliyorduk ama İstanbul yakınını çok tercih etmediğimizden gitmemiştik.
İşte bu gün bir süredir planladığımız yerdeyiz. Daha büyük olabileceğini düşündüğümüz gölet yakınından sağnak yağmur altında yürüyüşümüze başladık.
Ortam tahminimiz gibi makilik alan. Bir süre yaptığımız yürüyüş sonrasında bir KOCA YEMİŞ ağacına rastladık. Soğuk ve yağmura rağmen yamyamlar gibi KOCA YEMİŞ'e saldırdık. Bu bize bahar için planladığımız yemeli turların ne kadar doğru planlar olduğunu gösterdi.
 Baharda bol bol yemiş yiyeceğiz buradan haberini verelim.. Sağnak yağmur ve taşan derelerden dolayı planlamamız olan köye varamadık. Köyün çok yakınından yola çıkmak zorunda kaldık. Araca ulaştığımızda 5 saatlik bir yürüyüş yapmış olmuştuk ve her yerimiz ıslanmıştı. İşte bir keşfi de böyle gerçekleştirdik.
not:Fikret ve Cevdet'e,fotoğraflar ve metin için teşekkür ederim.

3 yorum:

Unknown dedi ki...

soguk ve islak olmasina ragmen özendirici olmayi basariyorsunuz ya... :)
ne diyeyim: ellerinize ayaklariniza saglik doga dostlari.

Adsız dedi ki...

"baharda yemeli gezintiler" o kadar kahvaltı sucuk ekmek lafından sonraa kulağa pek hoş geliyor

kerwane dedi ki...

bahar yürüyüşlerinde görüşeceğiz o zaman :)